Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi, Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria'nın Filistin halkının ana vatanı olduğunu vurgulayarak, bu bölgelerin siyasi pazarlıklarda "koz" olarak kullanılmaması gerektiğini belirtti. Vang, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) düzenlenen üst düzey toplantıda yaptığı konuşmada, Orta Doğu'daki durumu "gergin ve kırılgan" olarak nitelendirdi ve "Gazze ve Batı Şeria, Filistin halkının ana vatanıdır, siyasi uzlaşmalarda pazarlık kozu değildir." ifadelerini kullandı.
Vang, Filistin-İsrail meselesinde iki devletli çözümün önemine dikkat çekerek, bu çözümün yalnızca Filistin'e değil, tüm Orta Doğu'ya "adil ve kalıcı bir çözüm" getireceğini vurguladı. BMGK'nin misyonuna da değinen Vang, "Güvenlik Konseyi dar görüşlü jeopolitik düşüncelerin üstüne çıkmalı, dayanışma ve işbirliği ruhunu savunmalı, BM tüzüğü tarafından verilen görevleri yerine getirmeli ve uluslararası barış ve güvenliğin sürdürülmesinde rolünü etkili şekilde oynamalı." dedi.
Toplantıda söz alan Pakistan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Muhammed Ishak Dar ise BMGK'nin "daha demokratik, temsili ve hesap verebilir hale gelmesi" gerektiğini belirtti. Dar, Gazze'deki mevcut ateşkesi "umut ışığı" olarak nitelendirerek, "Anlaşmanın tüm aşamalarının tam olarak uygulanmasını, kalıcı ateşkese ve iki devletli çözüme doğru kapsayıcı siyasi sürece yol açmasını umuyoruz. Ayrıca Gazze'nin en erken yeniden inşasını dört gözle bekliyoruz. Filistin halkının ana vatanlarından herhangi bir şekilde yerinden edilmesine karşıyız." şeklinde konuştu.
Öte yandan, ABD Başkanı Donald Trump'ın 4 Şubat'ta İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı ortak basın toplantısında, Gazze Şeridi'ni devralma yönündeki açıklamaları da gündeme geldi. Trump, "Gazze artık tamamen yıkım alanıdır. Filistinlilerin başta Mısır ve Ürdün olmak üzere komşu ülkelerde inşa edilecek yeni yerleşim yerlerine gitmeleri çok daha iyi olacaktır." ifadelerini kullanmıştı. Trump, Filistinlilerin Gazze'den ayrılmaktan başka seçeneklerinin olmadığını da iddia etmişti.
Çin ve Pakistan'ın bu açıklamaları, Filistin meselesinde uluslararası toplumun farklı yaklaşımlarını bir kez daha gözler önüne serdi. İki devletli çözüm ve BM'nin rolünün güçlendirilmesi çağrıları, bölgede kalıcı barışın sağlanması için atılması gereken adımlara dikkat çekiyor.