Gündem Atlas Dünya İsrail’in meşruiyet krizi derinleşiyor: Sivil Toplum Filistin’i desteklemeye mi başladı?

İsrail’in meşruiyet krizi derinleşiyor: Sivil Toplum Filistin’i desteklemeye mi başladı?

İsrail, sivil toplumun Filistin yanlısı tutumunun artmasıyla meşruiyet krizine girdi. Sumud Filosu'na yönelik askeri müdahale, Filistin davasının desteklenmesini artırarak, küresel toplumsal baskıyı yükseltti ve siyasilerin tutumlarını sorgulamalarına yol açtı.

İsrail’in meşruiyet krizi derinleşiyor: Sumud Filosu'na yönelik saldırının etkileri ne olacak?

İstanbul (AA) – Mardin Artuklu Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Doç. Dr. Necmettin Acar, İsrail'in sivil toplum nezdinde derinleşen meşruiyet krizini ve bu kırılmanın küresel sonuçlarını AA Analiz için değerlendirdi.

Gazze halkı, iki yıldır İsrail’in soykırımı aşan sistematik şiddetine maruz kalıyor. Siviller, yalnızca bombardımanlarla değil, aynı zamanda açlığa mahkûm edilerek yaşamlarını kaybediyor. Bu tabloya karşı harekete geçen 40’tan fazla ülkeden yüzlerce aktivist, Küresel Sumud Filosu adıyla 50’den fazla gemilik bir insani yardım girişimi başlattı. Ancak filo, uluslararası sularda İsrail ordusunun saldırısına uğradı ve zorla Aşdod Limanı’na çekildi.

Barışçıl bir yardım girişimine yönelik bu askeri müdahale, İsrail’in sürdürdüğü politikaların küresel kamuoyunda daha görünür hale gelmesine yol açarken, dünya genelinde dayanışma ve protestoların artmasına neden oldu.

“Sivil toplum” Filistin’in yanında

Acar, İtalyan düşünür Antonio Gramsci’nin “sivil toplum – siyasal toplum” kavramlarına atıf yaparak, hegemonya mücadelesinde kalıcı üstünlüğün esasen “sivil toplum”un desteğiyle mümkün olabileceğini vurguladı.

İsrail’in siyasal elitler ve uluslararası örgütler üzerinde kurduğu etkiye rağmen, Sumud Filosu’na yönelik saldırının ardından özellikle Batı’da sivil toplum kuruluşları, sendikalar, öğrenci hareketleri ve akademik çevrelerde güçlü bir Filistin yanlısı tepkinin yükseldiğini belirtti.

Meşruiyet krizinin derinleşmesi

İsrail bugüne kadar “siyasal toplum” üzerindeki etkisiyle politikalarını görünmez kılabilmiş olsa da, Sumud Filosu kırılma noktası oldu. Filonun engellenmesi sonrasında milyonlarca insan sokaklara çıkarak İsrail’in işgal politikalarını protesto etti.

Artan toplumsal baskının Batılı siyasi liderleri dahi pozisyonlarını gözden geçirmeye zorladığını kaydeden Acar, “Sivil toplum desteğini kaybeden İsrail, uzun vadede uluslararası alanda zayıflayacak, Filistin davası ise daha geniş bir meşruiyet zemini kazanacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

 Küresel ölçekte siyasal toplum İsrail’in yanında görünse de, asıl güç kaynağı olan sivil toplum giderek Filistin’in yanında konumlanıyor. Bu dönüşüm, gelecekte siyasal karar alıcıların pozisyonlarını da değiştirecek.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *