Gündem Atlas Dünya Martin Kobler: Bir sonraki adım Hamas'ın silahsızlandırılması

Martin Kobler: Bir sonraki adım Hamas'ın silahsızlandırılması

Eski diplomat Martin Kobler, Gazze'de kalıcı barış için uluslararası desteğin artırılması ve İsrail'e baskı yapılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, Trump'ın barış planının BM onayı almasının önemine vurgu yaparak, temel sorunların çözülmesi gerektiğini ifade etti.

Eski Alman Diplomat Kobler: Gazze Barışı İçin İsrail'e Baskı Şart

Almanya’nın eski Filistin temsilcisi Martin Kobler, Gazze’de kalıcı barışın sağlanması adına uluslararası desteğin güçlendirilmesi ve İsrail üzerindeki baskının sürdürülmesi gerektiğini dile getirdi.

1994-1997 yılları arasında Batı Şeria’nın Eriha kentinde Almanya’nın büyükelçisi olarak görev yapan Kobler, AA muhabirine Gazze’deki ateşkes anlaşmasını yorumladı. Kobler, 

"Filistinlilerin onurunu, özgürlüğünü ve birçok ülkenin tanıdığı bir Filistin devletini kabul etmeleri için İsraillilere baskı yapılmasına daha fazla ağırlık verilmelidir." 

dedi. Ateşkesin ötesinde, ilk etabın tamamlanarak somut bir siyasi diyaloğun ilerletilmesi için küresel baskının elzem olduğunu belirten Kobler, ABD Başkanı Donald Trump’ın barış planının başlangıç aşamasının umut vaat ettiğini, ancak başarısının sürekli uluslararası katılımına bağlı olduğunu vurguladı. Diplomat, bu ivmenin korunması gerektiğini ifade ederek, "Çünkü ne zaman bir durgunluk olursa, gerileme olacaktır." diye ekledi.

BM Güvenlik Konseyi’nin Rolü Vurgulandı

Trump planının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nden onay almasının, planın siyasi ve yasal gücünü artıracağını savunan Kobler, "Bunu BM Güvenlik Konseyi'ne götürmenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu bir Amerikan planı, dolayısıyla Amerikalılar veto etmeyecek. Ruslar, Çinliler ve Avrupalılar da elbette veto etmeyecek." 

şeklinde konuştu. Silahsızlanma sürecinin en çetrefilli aşamalardan biri olduğunu kaydeden Kobler, 

"Sanırım kimse rehinelerin serbest bırakılması ve esirlerin takasından sonra nasıl devam edeceğini henüz bilmiyor. Bir sonraki adım Hamas'ın silahsızlandırılması. Bu henüz müzakere edilmedi, kimsenin bir planı yok." 

değerlendirmesini yaptı. 

Tarihi hataların yinelenmemesi uyarısında bulunan Kobler, "Bugün Oslo'nun hatalarını tekrarlamamak önemli. Nihai durumu konuşmak ve nihai statü konularını tartışmak önemli. Oslo bunu açık bıraktı. Trump'ın planı da bunu açık bırakıyor." dedi.

Kobler, Trump planının rehinelerin takası, Hamas’ın silahsızlandırılması, insani yardım ve Gazze’nin yeniden yapılandırılması gibi acil meselelere odaklandığını, ancak sınırlar, yasadışı yerleşimler, Batı Şeria ve iki devletli çözüm gibi köklü sorunları göz ardı ettiğini belirtti. Tecrübeli diplomat, “Ancak ilerlemek için bu konuların tartışılması gerekiyor, çünkü Filistinliler güvenlik, özgürlük ve haysiyet istiyorlar. İsrailliler ise güvenlik ve Yahudi devletinin kimliğini korumak istiyorlar” diyerek, temel meselelerin ve nihai statülerin kapsayan bir siyasi sürecin ivedilikle başlatılmasını istedi.

Bu diyaloğun Filistinliler ve İsrailliler arasında baskısız yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Kobler, "Uluslararası toplum yardım edebilir, destek olabilir, fikirler geliştirebilir. Ancak, halklar anlaşmaya varmalıdır. Biz yardımcı olabiliriz, toplantılara katılabiliriz, toplantılar düzenleyebiliriz, ancak karar vermek halklara kalmıştır." ifadelerini kullandı.

Almanya’nın Daha Etkin Katkısı Bekleniyor

Almanya’nın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetine Gazze savaşını bitirme baskısı yapmadaki tereddüdünü uzun süredir eleştiren Kobler, 

"Avrupa Birliği'nde bu konuda bir engel olarak görüldüğümüz için, daha aktif bir rol oynamayı umuyorum. İsrail'e karşı yaptırımlara ve bu orantısız savaşı ve Gazze'deki toplu katliamları durdurmak için İsrail'e baskı uygulamak amacıyla daha sert önlemlere katılmadık." 

dedi. Alman hükümetinin Mısır ile Gazze’nin yeniden inşası için bir konferans planladığını aktaran Kobler, "Ancak Almanya ve Mısır tek başına yeterli değil, çünkü önümüzdeki 10 yıl içinde 100 milyar ABD doları gerekecek. Harabeye dönen yerlerin enkazının kaldırılması ve binaların yeniden inşası beş yıl sürecek. Ve şu anda en acil ihtiyaç, hastanelerin ve okulların yeniden inşa edilmesi ve temiz su temin edilmesidir." şeklinde konuştu.

Almanya’nın asker gönderme konusundaki çekincelerinin tarihi bağlamda anlaşılır olduğunu belirten Kobler, 

"Bir senaryo düşünün. Gazze'de Alman askerleri var ve İsrail savunma güçleri bir tür tepki gösteriyor. O zaman Alman askerleri İsrail askerlerine ateş etmek zorunda kalır. Bu, Almanya için tamamen hayal edilemez bir durum." 

dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *