Maarif Platformundan LGS tartışmalarına tepki: "Sorun yapısal değil, zihniyet sorunu"
Maarif Platformu, LGS üzerinden yürütülen tartışmaların, eğitime yönelik yerli ve milli dönüşüm çabalarına karşı bir zihniyet direnişi olduğunu belirterek açıklamalarda bulundu. Platform, “Bu zihniyet, değişimden korkan, yerli olanı küçümseyen, dış referansları tek geçer akçe sayan bir anlayışın adıdır.” ifadesini kullandı.
Platformdan yapılan yazılı açıklamada, LGS üzerinden gündeme gelen iddiaların belgelerle yalanlanmasına rağmen, başarıyı emeğiyle kazanan öğrencileri, aileleri ve eğitim kurumlarını hedef alan organize bir linç kampanyasına dönüştüğü kaydedildi.
Eğitimde atılan her yapıcı ve yenilikçi adımın, bazı çevrelerce tehdit gibi algılandığı savunulan açıklamada, “Togg’u montaj, İHA’yı hayal, SİHA’yı reklam sanan, yerli ve milli her değeri inkâr eden bu anlayış için kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan bir ülke neredeyse bir tehdit senaryosudur.” denildi.
Açıklamada, özellikle imam hatip okullarının başarılarının hazmedilemediği vurgulanarak şu görüşlere yer verildi:
“Proje İmam Hatip Okullarının üniversite kampüslerini aratmayan fiziki imkanları, nitelikli öğretmen kadroları ve başarılı öğrenci profiliyle yakaladığı sinerji, sistematik biçimde hedef alınmaktadır.”
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli bir zihniyet değişimidir
Maarif Platformu, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e yönelik yoğun medya ve sosyal medya eleştirilerinin sadece bireysel değil, daha derin bir reform karşıtlığının parçası olduğunu savundu.
Açıklamada, yeni müfredat düzenlemesine ilişkin şu ifadelere yer verildi:
“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, sadece teknik bir müfredat güncellemesi değil; medeniyet perspektifi taşıyan, yerli ve milli bir kültür-kimlik inşasının başlangıcıdır. Bu modele yönelen yoğun ve sistemli saldırıların esas nedeni, temsil ettiği zihinsel dönüşümdür.”
Platform, eğitimde yapılmak istenen köklü dönüşümün önündeki en büyük bariyerin bir yapısal eksiklik değil, yerleşik zihniyet kalıpları olduğunu belirterek, “Bu zihniyet, yerli olana karşı önyargılı, dış referanslı olana ise sorgusuz bağlı bir anlayışı temsil etmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
