BBP'den Barış ve Ekonomi Çağrısı: Şarm el-Şeyh Anlaşması Kalıcı Olmalı
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında güncel gelişmeleri değerlendirdi. Destici, Mısır'da imzalanan Şarm el-Şeyh Barış Zirvesi Niyet Beyanı'nın kalıcı barışa katkı sağlamasını temenni ederek, bu sürecin başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin Devleti'nin kurulmasıyla taçlanmasını istedi. Türkiye'nin Gazze'deki soykırıma karşı başından beri gösterdiği sert duruşu öven Destici,
"Türkiye başından itibaren İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği soykırıma çok şiddetli şekilde karşı çıktı, karşı duruş sergiledi, en sert açıklamaları yaptı. Bir barış masası etrafında bir araya gelinmesine de büyük katkı sağladı. Türkiye'nin bu tavrı başta Filistin'de yaşayan kardeşlerimiz, İslam dünyası olmak üzere bütün dünya devletleri ve milletleri tarafından takdir edildi. En son Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı konuşma, ortaya koyduğu tavır da bunun zirvesi olmuştur. İnşallah bundan sonra Gazze'deki kardeşlerimiz, Filistin'deki kardeşlerimiz huzur içerisinde, barış içerisinde güvenli bir şekilde yaşama imkanı bulur diye dua ediyoruz."
ifadelerini kullandı.
Anlaşmanın sevincine rağmen yaşanan vahşetin unutulmaması gerektiğini vurgulayan Destici, "Başta katil Netanyahu ve savaş kabinesi olmak üzere, resmi olarak 70 bin ama gayriresmi 100 binin üzerinde masum insanın katilleri mutlaka yargılanmalı ve hak ettikleri cezayı almalı." dedi. Bu rakamlar, Birleşmiş Milletler ve Filistin Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Ekim 2025 itibarıyla Gazze'de resmi ölüm sayısının 67 bini aşmasına rağmen, enkaz altında kalanlar, açlık ve hastalık kaynaklı kayıplar dahil edildiğinde 100 bini aşan tahminleri yansıtıyor ve uluslararası raporlarda da benzer ölçeklerde ifade ediliyor.
Destici ayrıca, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) pazar günü yapılacak cumhurbaşkanı seçiminin hayırlı olmasını dileyerek,
"İnanıyoruz ki gerçekleşecek seçimde yine sağduyu hakim olacak ve bağımsız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden, Türkiye'nin garantörlük haklarının devamından yana olanlar ve 'Türkiye'yle uyum içerisinde yolumuza devam etmek istiyoruz' diyenler kazanacaktır."
şeklinde konuştu.
Ekonomik bağımsızlığın milli güvenlik meselesi olduğunu kaydeden Destici, küresel dalgalanmalar, dış borç artışı ve yüksek faizlerin üretimi zorlaştırdığını belirterek, "Üretimden kopuk, ithalata dayalı ekonomi yapısı Türkiye'yi dış etkiler karşısında daha kırılgan hale getirmektedir. Hükümetimiz, artık serbest piyasa ekonomisi bahaneleri adı altında soygun düzeni kurmak isteyenlere karşı müdahalelerini artırmalıdır. Nasıl ki vergilere titizlikle ve mütemadiyen düzenlemelerle müdahale ediliyorsa, vatandaş lehinde yaşam şartlarını güçleştiren bu anormal gidişata ve ekonomik adaleti ortadan kaldıran işlere acilen müdahale edilmelidir." dedi.
