DEM Parti Eş Genel Başkanı Bakırhan'dan Yerel Demokrasi Konferansı'nda Tarihi Dönüşüm Vurgusu
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Bakırköy Cem Karaca Kültür Merkezi'nde düzenlenen Yerel Demokrasi Konferansı'nda, terör örgütü PKK'nın Türkiye'den çekilme kararını "tarihi dönüşümün önünü açan adım" olarak nitelendirdi. Partisinin Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu tarafından organize edilen konferansın açılış konuşmasında Bakırhan, kayyum atamalarını irade gaspı olarak eleştirdi ve eşit yurttaşlık ile kent hakkının tanınmasını savundu.
"En son geri çekilmeyle birlikte aslında Türkiye'de tarihi bir dönüşümün önü açıldı."
diyen Bakırhan, sürecin çatışmaların sonlandırılması kadar yerel demokrasinin kazanılması anlamına geldiğini belirtti. Konuşmasında, kayyumlara gerekçe olan yasaların kaldırılmasını ve geçiş yasalarının çıkarılmasını talep eden Bakırhan, demokrasinin yerelden inşa edilmesi gerektiğini vurguladı. Konferans, yerel yönetimlerde eşitlik ve adalet temalarını masaya yatırırken, Bakırhan'ın sözleri, barış ve demokrasi tartışmalarını alevlendirdi. Etkinlik, paneller ve atölyelerle devam edecek; katılımcılar arasında belediye başkanları, sivil toplum temsilcileri ve akademisyenler yer alıyor.
Kayyum Eleştirisi: "İrade Gasbı Her Yerde Aynısı"
Bakırhan, yerel yönetimlere kayyum atanmasını sert eleştirerek, bu uygulamanın demokratikleşmeyle bağdaşmadığını ifade etti. Ahmet Türk ile Ekrem İmamoğlu'nu ayırt etmediklerini belirten Bakırhan,
"Yani Ahmet Türk ve İmamoğlu'nu hiç ayırt etmedik. İrade gaspı Mardin'de, İstanbul ve İzmir'de nerede olursa olsun aynı yaklaşımla yaklaştık. Kayyumla, kentin iradesinin gaspıyla demokratikleşme yan yana durmaz. Barış hiç durmaz. Zaten bugün barış meselesi tartışılıyorsa demek ki bir demokrasisizlikten kaynaklı bir sorun var. Barış olacaksa demokrasi de olmalı."
dedi. Kayyumlara neden olan yasaların kaldırılmasını savunan Bakırhan,
“Sadece kayyumlar değil, kayyumlara neden olan yasalar da artık ortadan kaldırılmalıdır. Yani 21. yüzyılda sandıkta yenemediğini kayyum gerekçesiyle görevden almaya son vermelidir.”
ifadesini kullandı. Yerel demokrasinin sokaklarda ve mahallelerde hissedildiğini vurgulayan Bakırhan, merkezden çözümlerin yetersiz kaldığını, yerellerden demokrasi inşası gerektiğini belirtti.
"Genel demokratikleşme yerelden geçer. Çünkü demokrasi en fazla sokaklarda, mahallelerde, yerel yönetimlerimizin olduğu yerde hissedilir. Artık sorunların merkezden çözümü, merkezden atamalarla yapılan yaklaşımlar da bir kenara bırakılmalı. Yerellerden, sokaklardan demokrasimizi inşa etmemiz gerekiyor."
diye konuştu. Bu eleştiriler, konferansın ana teması olan yerel özerklik tartışmalarını güçlendirdi.
PKK Çekilme Kararı: "Tarihi Adım, Dönüşümün Önü Açıldı"
Bakırhan, terör örgütü PKK'nın Türkiye'den çekilme kararını tarihi bir fırsat olarak değerlendirdi.
"En son geri çekilmeyle birlikte aslında Türkiye'de tarihi bir dönüşümün önü açıldı. Yani tırnak içerisinde, örgütü ve silahı bir sopa olarak kullananların, kayyum atanmasına, irade gaspına gerekçe yapanların elindeki o sopa geri çekilmeyle birlikte alındı. Bu tarihi bir adımdır. Bunu önemsemek lazım. Bu süreci yüksek sesle dillendirmek ve sahip çıkmak gerekiyor."
diyen Bakırhan, parti olarak hukuksuzluğa karşı durduklarını vurguladı. Sürecin çatışmaların bitişi kadar yerel demokrasinin zaferi olduğunu belirten Bakırhan, "Bu süreç çatışmaların sonlandırılması süreci olduğu kadar yerel demokrasinin kazanılması sürecidir. Eşit yurttaşlık, kent hakkının tanınması sürecini de içeriyor. Biz en azından öyle okuyoruz. Bu sürecin menzili demokrasidir. Bu konuda kimsenin kuşkusu olmasın. Pusulası da adalettir. Bu zemin adaleti, hakkı, hukuku savunur. Bu zemin demokrasiyi savunur. Bu zemin yerel demokrasinin olması için 30 yıldır büyük bedeller ödüyor." ifadesini kullandı. Kalıcı barış için somut adımlar atılması gerektiğini savunan Bakırhan,
"En son geri çekilme kararı geleceğimiz açısından en büyük adımlardan biridir. Onun için bir an önce geçiş yasaları çıkarılmalıdır. Geçiş yasaları çıkarılmadığı müddetçe de bu tür tartışmalara zemin hazırlamış oluyoruz."
dedi. Bu açıklamalar, konferansta barış süreci ve yerel yönetim reformu taleplerini pekiştirdi.
Konferansın Teması: Yerelden Demokrasi İnşası
Yerel Demokrasi Konferansı, DEM Parti'nin yerel yönetim vizyonunu tartışmak amacıyla düzenlendi. Bakırhan'ın açılış konuşması, eşit yurttaşlık ve kent hakkı gibi konuları merkeze aldı. Katılımcılar, kayyum rejiminin sonlandırılması, yerel özerklik yasalarının revize edilmesi ve kadın temsiliyetini artırma önerilerini masaya yatırdı. Konferans, İstanbul, Mardin ve İzmir gibi şehirlerden örneklerle zenginleşti; sivil toplum örgütleri ve akademisyenler, adalet pusulalı bir demokrasi modeli önerdi. Bakırhan, 30 yıllık bedellerin boşa gitmemesi için sürecin sahiplenilmesini çağrısında bulundu. Etkinlik, panellerle devam ederken, DEM Parti'nin yerel seçim stratejilerine dair ipuçları verdi. Bakırhan'ın sözleri, Türkiye'nin barış ve demokrasi gündemini yeniden alevlendirdi; muhalefet partilerinden destek mesajları yağdı.
Bakırhan, konuşmasında parti olarak hukuksuzluklara karşı duruşlarını sürdürdüklerini yineledi. Konferans, yerel demokrasinin ulusal barışla iç içe geçtiği bir platforma dönüştü. DEM Parti, bu tür etkinliklerle tabanını genişletmeyi hedefliyor; Bakırhan, "demokrasinin menzili" vurgusuyla umut aşıladı.

