Merhum yazar, şair ve medeniyet insanı Akif İnan’ın kurucu genel başkanı olduğu ve Türkiye’nin en büyük memur sendikası konfederasyonu olan Memur-Sen’e bağlı Genç Memur-Sen, 1-3 Mayıs 2025 tarihleri arasında, Ankara’daki Büyük Anadolu Oteli’nde geleneksel hâle getirdiği Türkiye Buluşmaları’nın yedincisini üç günlük yoğun bir takvimle gerçekleştirdi.
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamalarıyla başlayan etkinlikler dizisi, birinci gününde Millî Eğitim Bakan Yardımcısı Bilal Macit, YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Karaman, ASBÜ Rektörü ve TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın katılımıyla, “İrade-İsyan-Ahlâk: Nurettin Topçu” başlığı altında başladı.
Genç Memur-Sen Genel Başkanı Mesut Emre Balcı’nın açılış konuşmasının ardından usta sosyolog ve düşünce insanı Nurettin Topçu hakkında yapılan değerlendirme hitapları ve Genç Memur-Sen’in yayın dünyasına kazandırdığı “İrade-İsyan-Ahlâk: Nurettin Topçu” kitabının lansmanı yapıldı. Birinci gün toplantılarının ikinci bölümünde ise Genç Memur-Sen bünyesinde kurulan ADEM Öğrenci Kulüpleri bir araya geldi.
Genç Memur-Sen 7’nci Türkiye Buluşmaları kapsamındaki programın ikinci gününde “Aile” teması altında birleşildi. Programın ilk bölümünün katılımcıları arasında İlim Yayma Cemiyeti Mütevelli Heyeti Başkanı Necmettin Bilâl Erdoğan, AK Parti Grup Başkanvekili ve eski Adalet Bakanlarından Abdülhamit Gül, AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, Akyurt Belediye Başkanı Hilâl Ayık ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın da bulundu.
Hınca hınç dolan salondaki program İstiklâl Marşı’nın ardından Kur’ân-ı Kerim tilâvetiyle başlarken, açılış Genç Memur-Sen’in vizyon ve misyonunun aktarıldığı tanıtım videosu ile yapıldı. Genç Memur-Sen Marşı’nın sendika üyelerince coşkuyla ve hep birlikte söylendiği programın açılış konuşmasını Genç Memur-Sen Genel Başkanı Mesur Emre Balcı gerçekleştirdi.
“Z kuşağı” tanımlamasına karşı getirdiği eleştiriyle “Gençliği türlü harflerle ifsad edenler, gençliği toplumsal bir işe yaramazlıkla itham ederek hafife alıyorlar” diyen Balcı, aynı ifsad çetesinin eş zamanlı olarak aileye saldırdığını ve aileyi ifsad etmek için türlü organizasyonları desteklediğini söyledi. Konuşması sık sık alkış ve tekbirlerle kesilen Başkan Balcı, Genç Memur-Sen olarak bu ifsad çalışmalarına karşı her zaman dik duracaklarını kaydetti.
Gazze’deki soykırıma dikkat çeken ve Filistinleri yetimlerin yüzünün gülmesi için tüm İslâm coğrafyalarının birlik ruhuna bürünmesi gerektiğini dile getiren Başkan Balcı’nın konuşmasının bu bölümü, Lübnanlı karikatürist Naci El-Ali’nin meşhur eseri Hanzala ile Filistin bayraklarının bulunduğu dövizlerin sendika üyeleri tarafından havaya kaldırılarak takip edildi.
Başkan Balcı’nın ardından kürsüye gelen Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Genç Memur-Sen ile gurur duyduklarını ve teşkilatlarının büyük ve değerli hizmetler ürettiğini belirtti. Genç Memur-Sen Başkanı Balcı’nın imza attığı konuşmaya atıflar yaparak tebrik ve teşekkür eden Yalçın, gençlik teşkilatının ilke, kalite ve vizyon anlamında değerini ortaya koyan birçok hatırayı dile getirerek, “Aile” konusunda da Memur-Sen ve Genç Memur-Sen olarak ellerinden geleni yaptıklarını ifade etti.
Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın’ın ardından kürsüye AK Parti Grup Başkanvekili Abdülhamit Gül gelerek konuşmasını yaptı. Gül, konuşmasında, Türkiye Yüzyılı vizyon çerçevesi için “Terörsüz Türkiye” başlığına çalışıldığını ve bu hedefin gerçekleşmesi durumunda Türkiye’nin ilk ihtiyacının yeni ve sivil bir anayasa olduğunu dile getirdi. Gül, sivil anayasa için AK Parti olarak çalışmalara başladıklarını ifade etti.
İkinci günün ilk programının son konuşması için kürsüye gelense İlim Yayma Cemiyeti Mütevelli Heyeti Başkanı Necmettin Bilâl Erdoğan oldu. Türkiye’deki toplumsal çalışma ahlâkı ve aile konusunda dikkat çeken bir cümlelere imza atan Erdoğan, “Son zamanlarda neye değer verdiğimize yönelik toplumdaki zihniyet dönüşümü üzerinde çok düşünüyorum. Örneğin ‘Bir daha deprem olmasın’, ‘Bir daha başörtüsü yasaklanmasın’, ‘Ayasofya bir daha kapatılmasın’ demek, bu konular üzerinde çalışmadan, geleceğe dair toplumsal bir bilinç yerleştirmeden beyhudedir. Bu yüzden benim zihniyet dönüşümü olarak üzerinde durmak istediğim, ‘Biz acaba toplumsal anlamda neye değer veriyoruz, bu toplumda nasıl insanlar takdir görüyor, ne tür işler yapanlar takdir görüyor?’ diye sormalıyız. Televizyonda, sosyal medyada hangi isimlerin takdir gördüğüne baktığımızda karşımıza çok hazin bir tablo çıkıyor” dedi.
Birtakım istatistiklere yer verdiği konuşmasında Erdoğan, Türkiye’de aile ve çalışma hayatına yönelik 2007 yılında yaptırılan bir nüfus araştırmasının notlarına değinerek, “2024 yılı için öngörülen doğum oranı 1,89. Gelinen nokta ise 1,51. Ortalama yaş ise 34,4’e gelmiş. Batı’nın yaşadığı demografik dönüşümün çok daha hızlı bir biçimini yaşamışız” diye konuştu.
Gençlerin çalışma hayatına giriş konusunda da konuşan Erdoğan, “Ustaların, çobanların daha çok kazandıkları konuşuluyor, ancak onların yaptıkları işleri gençler yapmak istemiyorlar, bu tür bir çalışma hayatını tercih etmiyorlar. Bu konuda çalışkanlık dinamiklerini değerlendirmemiz gerekiyor. Türkiye’de ilkokul öğrencisi çocuklar bile daha az çalışıp daha çok kazanmayı istiyorlar. Bunu nereden öğreniyorlar?” dedi.
Uluslararası eğitim endekslerine göre Türkiye’nin gelişimi üst seviyelerde olmasına rağmen bunun Türkiye’de dahi konuşulmadığını belirten Erdoğan, “Sayın Cumhurbaşkanımızın sürekli üzerinde durduğu ahlâkî dönüşümü gerçekleştirmemiz ve bunu hayatına geçirmiş bir nesli yetiştirmemiz lâzım” diye konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasının ardından hediye takdimi ve fotoğraf çekimi yapıldıktan sonra hep birlikte Cuma namazına, oradan da yemeğe geçildi. İkinci gün programının ikinci bölümünde ise, bir Genç Memur-Sen organizasyonu olan Gençlik ve Aile Akademisi’nin Ödül Töreni gerçekleştirildi. Törene Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Zafer Tarıkdaroğlu da katılırken, törenin ardından program katılımcıları, “Fikir, Hikmet ve Hayret” başlıklı söyleşide Dr. Ömer Demirbağ’ın hitabını dinlediler.
Programın üçüncü gününde Genç Memur-Sen üyeleri çeşitli etkinliklerde bir araya gelerek samimi bir atmosfere imza attılar.
