Malazgirt Zaferi’nin Tarihsel Önemi
Türk Tarih Kurumu (TTK) Başkanı Prof. Dr. Yüksel Özgen, Malazgirt Zaferi’nin 954. yıl dönümü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, zaferin Türk tarihindeki dönüm noktalarından biri olduğunu vurguladı. Özgen,
“Siyasi olarak bu zaferle Türkler, çok büyük bir başarı kazanmışlardır. Yeni bir coğrafyayı fethederek kendilerine yeni bir vatanın yolunu açmışlardır. Bu son derece kıymetli.”
diyerek, zaferin sadece siyasi bir başarı olmadığını, Türklerin Anadolu’da inşa ettiği medeniyetin Avrupa, dünya ve Türk tarihini derinden etkilediğini ifade etti. Sultan Alparslan ve zaferde emeği geçen kahramanları minnetle anan Özgen, “Malazgirt Zaferi, sadece bir siyasi zafer olmanın ötesinde Türklerin, kendi tarihlerine ve dünya tarihine çok farklı bir yön vermiş olduklarını ortaya koyan son derece anlamlı, sürekli hatırlamamız, hatırlatmamız ve gelecek kuşaklara da aktarmamız gereken, çok kıymetli ve çok değerli bir gündür.” dedi.
Anadolu’da Kurulan Medeniyet
Özgen, Türklerin Anadolu’ya geldikten sonra vakıflardan mimariye, medreselerden kervansaraylara uzanan yapılarla farklı din, kültür ve etnik grupları adalet içinde yaşatmayı başardığını belirtti.
“Türklerin Anadolu’da inşa etmiş oldukları medeniyet ve toplumsal hayat, hem Avrupa tarihini hem dünya tarihini hem de Türk tarihini çok önemli bir şekilde etkilemiştir.”
sözleriyle, Malazgirt’in Anadolu’da Beylikler döneminden Osmanlı Devleti’ne ve Cumhuriyet’e uzanan yolun kapılarını açtığını vurguladı.
Selçuklu Tarihi Külliyatı Çalışmaları
TTK’nın, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk tarihini akademik olarak araştırma ve kamuoyuyla paylaşma vizyonu doğrultusunda çalıştığını ifade eden Özgen, Selçuklu tarihine yönelik kapsamlı bir külliyat hazırladıklarını duyurdu.
“Biz de, Türk Tarih Kurumu olarak Türkiye’nin akademik birikimini yansıtacak şekilde bir Selçuklu Tarihi külliyatı hazırlatıyoruz.”
diyen Özgen, 22 ciltlik bu eserin Selçuklu tarihinin siyasi, kültürel, teşkilat ve hukuk yapısını nitelikli bir şekilde ortaya koyacağını belirtti. Külliyatın ilk cildi “Selçuklular ve Türk Dünyası”nın baskıda olduğunu ve “Önümüzdeki iki yıl içerisinde büyük bir Selçuklu Tarihi külliyatını hem genel okuyucuyla hem de akademik çevrelerle buluşturmuş olacağız.” ifadeleriyle iki yıl içinde tamamlanacağını aktardı.
Tarihe Artan İlgi ve TTK’nın Rolü
Özgen, son yıllarda tarihe, özellikle Osmanlı öncesi ve Selçuklu dönemine ilginin arttığını gözlemlediklerini belirtti. “Özellikle Anadolu’nun fethi, Anadolu’da kurulan şehirler ve bu şehirlerde inşa edilen eserlerle ilgili kitaplar da hazırlattık, hazırlattırıyoruz. Bunları da okuyucularla buluşturuyoruz.” diyerek, TTK’nın akademik çevreler ve üniversitelerle iş birliği içinde bu ilgiyi doğru bilgilerle beslemek için çalıştığını vurguladı.
Malazgirt’in Günümüze Mesajı
Malazgirt Zaferi’nin gençler ve toplum için taşıdığı mesajlara değinen Özgen,
“Bu zafer Türklerin, farklı bir coğrafyada, stratejik bir vizyonla, stratejik öngörüsü olan, dehası olan bir liderin öncülüğünde neler yapabileceklerini son derece açık bir şekilde bize göstermektedir.”
dedi. Zaferin, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına “Türk asrı” vizyonuyla ilham verdiğini ifade eden Özgen, “Birlik beraberlik içerisinde olduğumuz zaman, stratejik vizyona sahip devlet adamlarımız olduğu zaman, bilimle, kültürle, sanatla bunu beslediğimiz zaman Türk milletinin yapamayacağı hiçbir şeyin olmadığını Malazgirt Zaferi ve sonrasında yaşananlar bize çok açık bir şekilde göstermektedir.” sözleriyle tarihin geleceği inşa etmedeki rolünü vurguladı.
Tarih ve Gelecek İnşası
Özgen, tarihin sadece geçmişi anlamak değil, geleceği inşa etmek için de yol gösterici olduğunu belirtti.
“Tarih zaten bunun için vardır. Tarih, geçmişi bilmek, anlamak ve onun bize göstermiş olduğu yol doğrultusunda geleceği inşa etmek. Biz, Malazgirt’ten aldığımız ruhla, Malazgirt’ten aldığımız inançla ve Malazgirt’in bize vermiş olduğu güvenle Cumhuriyetimizin ikinci asrını inşa etmek için ve Cumhuriyetimizi ve demokrasimizi, toplumumuzun refahını sağlamak ve bu refahı sürdürmek için tüm çalışmalarımızı akademik olarak yapmaya çalışıyoruz.”
diyerek, Malazgirt ruhunun Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına ışık tuttuğunu ifade etti.
