Bosna Hersek'te 515. Ayvaz Dede Şenlikleri öncesinde, yüzlerce atlıyla gerçekleştirilen geçit töreni dikkat çekti.
Bu yıl 515'incisi kutlanan Ayvaz Dede Şenlikleri kapsamında, yarınki merkezi etkinliğe katılacak yaklaşık 260 atlıyla birlikte Donji Vakuf'ta bir geçit töreni gerçekleştirildi.
Boşnakların İslam'ı kabul etmelerinin en önemli sembollerinden biri olarak bilinen Akhisarlı Ayvaz Dede anısına düzenlenen şenliklere, Bosna Hersek'in farklı bölgelerinden gelen atlılar, coşku ve alkışlarla karşılandı.
Ülkenin dört bir yanından gelen yüzlerce atlı, geleneksel kıyafetleri, kırmızı fesleri ve yeşil sancaklarıyla Donji Vakuf’taki geçit törenine katılırken, bazı atlıların Filistin bayrağı taşıdığı gözlemlendi.
Geçitte, geleneksel giysili Boşnak kadınlar da dikkat çekti.

Travnik Müftüsü Ahmed Adilovic, burada yaptığı konuşmada, Bosna Hersek'te 500 yılı aşkın bir süredir süregelen bu geleneği bu yıl büyük bir coşkuyla yaşatmanın mutluluğunu duyduklarını belirtti.
Ayvaz Dede Şenlikleri'nin ana programı ise yarın Prusac'ta gerçekleştirilecek. Bu programda Milli Savunma Bakanlığı Mehteran Birliği de performans sergileyecek.
Osmanlı Devleti'nin ülkedeki fethinden önce Bosna Hersek'e gelen Ayvaz Dede'nin, kuraklığın sona ermesi için dua ettiği dağda gerçekleştirilecek olan merkezi program, Kur'an-ı Kerim ve ilahilerin okunmasının ardından kılınacak öğle namazıyla son bulacak.
Her yıl Türkiye'den ve dünyanın birçok yerinden binlerce kişinin katılımıyla gerçekleştirilen Ayvaz Dede Şenlikleri, Bosna Hersek'te yapılan en uzun süreli etkinliklerden biri olarak biliniyor.
Ayvaz Dede
Balkanlar’da İslam'ı yaymak amacıyla Anadolu'dan Bosna Hersek topraklarına gelen ve Horasan erenlerinden biri olduğu söylenen Akhisarlı Ayvaz Dede, halk arasında 500 yıldan fazla bir süre önce kuraklık çeken Prusac (Akhisar) kasabasındaki dağda 40 gün 40 gece dua ettiği yönünde bir inanış bulunmaktadır.
Kıtlık çeken, hayvanların susuzluktan telef olduğu bu bölgeye su getirmek için dua eden Ayvaz Dede'nin, bir gece rüyasında iki koçun çarpıştığını görmesi ardından uyandığında, karşılaştığı manzara karşısında şaşırdığı ve büyük bir su akıntısı bulduğu rivayet edilir.
Olaydan sonra bahsedilen bölge suya kavuşurken, kuraklık da sona ermiştir; bu mucizeyi duyan halk da Müslüman olmuştur.
Komünizmin hakim olduğu eski Yugoslavya döneminde 1947’den itibaren yasaklanan bu şenlik, 1990 yılında yeniden düzenlenmeye başlanmıştır.