TBMM Başkanı Kurtulmuş KKTC Muhtarlarını kabul etti

Kabul Töreni ve Katılımcılar

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden (KKTC) gelen muhtarları, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve KKTC İçişleri Bakanı Dursun Oğuz ile birlikte TBMM Şeref Salonu’nda ağırladı. Törende konuşan Kurtulmuş, KKTC muhtarlarını Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde misafir etmekten büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti. Kabul, KKTC’nin milli kimliğini temsil eden muhtarların katılımıyla gerçekleşti ve program sonunda muhtarlar tarafından Kurtulmuş’a hediye takdim edildi. Ayrıca, muhtarlar Şeref Merdivenleri’nde hatıra fotoğrafı çektirdi ve Genel Kurul Salonu’nu ziyaret etti.

Türkiye ve KKTC’nin Ortak Mücadele Tarihi

Kurtulmuş, Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC’nin bağımsızlık mücadelelerinin benzerliklerine vurgu yaptı: 

“Hiç şüphesiz Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu öncesinde Milli Mücadele'nin kahramanları, zorluklar, yokluklar içerisinden Türkiye Cumhuriyeti'ni kurma cesaretini ve kararlılığını göstermişlerdir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'mizin kuruluşunda Milli Mücadele'nin ve Kuvayımilliye'nin yeri neyse KKTC'mizin kuruluşunda da en zor şartlarda mücadele eden Türk Mukavemet Teşkilatı'nın yeri aynıdır, birbirine benzerdir.”

1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nın önemine değinen Kurtulmuş, Türkiye’nin tüm tehditlere rağmen harekatı gerçekleştirdiğini belirtti: 

“O günün şartları içerisinde, Amerikası, İngilteresi, Avrupası, hiçbirisi Türkiye'nin Kıbrıs Türklerini kurtarmak için bir operasyon yapmasına rıza göstermezken, hatta 'Bunu yaparsanız, size şöyle şöyle yaparız' diye tehditler ortaya koymalarına rağmen, Türkiye Cumhuriyeti Devleti iradesinden vazgeçmemiş ve Kıbrıs'ın bağımsızlığı için bir şafak vakti Kıbrıs’a çıkartma yapmıştır.” 

Bu harekatın, KKTC’nin bağımsız kimliğinin oluşmasında kritik bir rol oynadığını vurguladı: 

“Kıbrıs’taki o çıkartma, 1974 Barış Harekatı olmasaydı, bugün sizler burada olmayacaktınız. Böyle bir toplantıyı gerçekleştiriyor olmayacaktık.”

KKTC’nin Güçlenmesi ve Uluslararası Tanınırlık Hedefi

Kurtulmuş, KKTC’nin 1983’te devlet vasfını kazandığını ve güçlenmeye devam ettiğini ifade etti. KKTC Cumhuriyet Yerleşkesi’nin açılışını ve Ercan Havalimanı’nın Avrupa’daki birçok havalimanını geride bırakan kalitesini örnek göstererek, 

“Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, artık bir Kıbrıs Türk Devleti olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Ne yaparlarsa yapsınlar, Türkiye’nin desteğiyle, el ele, gönül gönüle, güçlü bir Kıbrıs’ı inşa etmek için var gücümüzle gayret ediyoruz,” 

dedi. KKTC’nin uluslararası alanda daha fazla tanınırlık kazanmasının bir sonraki hedef olduğunu belirtti: 

“Varlığını tamamlamış olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için bundan sonraki safha uluslararası alanda daha fazla tanınırlığını sağlamaktır.”

 Kurtulmuş, Kıbrıs’ta iki devletli çözümün tek yol olduğunu vurguladı: 

“Bugün geldiğimiz noktada, bütün uluslararası platformlarda artık ayan beyan ortadadır ki Kıbrıs’ta iki devletli çözümden başka hiçbir çözüm yoktur, hiçbir yol kalmamıştır.”

Bölgesel Barış ve Siyonist Yayılmacılığa Karşı Duruş

Kurtulmuş, Kıbrıs’ta barış ve birlikte yaşamayı savunan tarafın Kıbrıs Türkleri olduğunu, ancak Rum tarafının Türklerin varlığını yok saymaya çalıştığını ifade etti: 

“Biz Ada’da barış istiyoruz, Ada’da bir arada yaşamayı istiyoruz. Biz Ada’da Rumların da Ada’nın sakini olarak huzur içerisinde yaşamasını istiyoruz ama bunu isterken asla milli kimliğimizden vazgeçmiyor, Kuzey Kıbrıs Türkü’nün yok sayılmasını asla kabul etmiyoruz.”

 İsrail’in yayılmacı politikalarına dikkat çeken Kurtulmuş, Güney Kıbrıs’a yapılan askeri sevkiyatların sıradan olmadığını belirtti: 

“Son zamanlarda Güney Kıbrıs’ta birtakım üslere destek verdiklerini, birtakım askeri alet ve mühimmatın Güney Kıbrıs’a sevk edildiğini dikkatle ve hassasiyetle izliyoruz. Güney Kıbrıs’a yapılan bu askeri sevkiyatın sıradan bir askeri sevkiyat olmadığının da farkındayız.” 

Ayrıca, İsrail’in bölgedeki tüm halklara karşı düşmanca bir tutum sergilediğini vurguladı: 

“Siyonistler bu bölgenin bütün halklarından nefret eder, hiçbirisini günahları kadar sevmez. Bize de birlik ve kardeşlik düşüyor. Bu bölgenin halkları olarak hep beraber saflarımızı sıklaştıracağız. Bu yayılmacılığın dur durak bileceği yoktur. Buna karşı insanlık vicdanı olarak hep beraber karşı çıkacağız.”

Gazze ve Filistin’e Destek

Kurtulmuş, İsrail’in Gazze’deki soykırım politikalarına da değindi ve insanlığın vicdanının bu zulme karşı çıktığını belirtti:

 “Dünya siyonist yayılmacılığı maalesef, ‘bunların elinde güç vardır’ diye korkarak sinerek izliyor. Onlar da cesaretini buradan alıyor. Medya ellerinde, dünya finans sistemi ellerinde, dünyanın siyasal merkezleri ellerinde, hatta şunu söyleyebilirim dünyanın birçok başkenti de ellerinde ama buna rağmen, Allah’a çok şükür, insanlığın vicdanını işgal edemiyorlar, insanlığın vicdanını teslim alamıyorlar.”

 Filistin halkının mücadelesinin sonunda kazanacağını ifade etti: “Eninde sonunda kazanan mazlum, garip ve mağdur Gazze halkı, Filistin halkı olacaktır.” Kurtulmuş, Türk milletinin zalimlere karşı duruşunu vurgulayarak, 

“Zalimlerin hepsi Türk’ten korksun, Müslüman Türk’ün gücünden korksun, Müslüman Türk’ün varlığından korksun,” 

dedi ve KKTC’nin Türkiye ile birlikte güçlü bir geleceğe yürüyeceğini ekledi: 

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile birlikte kıyamete kadar bir ve beraber el ele, gönül gönülde yaşasın.”