“Güvenli Gıda: Topraktan Tabağa” Temasıyla Lezzet ve Kültür Buluşması
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Gaziantep Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen Kültür Yolu Festivali Uluslararası Gaziantep Gastronomi Festivali (GastroAntep), “Güvenli Gıda: Topraktan Tabağa” temasıyla sürüyor.
Festival Park’ta gerçekleştirilen etkinliklerde, söyleşi, panel ve atölyelerle gastronominin geçmişi, geleceği, ekonomisi, sürdürülebilirliği ve dünya çapındaki durumu ele alındı. Güvenli gıda teması çerçevesinde dünyada ve Türkiye’deki örnekler tartışılırken, gastronomi meraklılarına yeni fikirler sunuldu. Gastronomi ve turizm yazarları, ünlü otel ve restoran profesyonelleri, yatırımcılar, ulusal ve uluslararası gıda firmaları, butik tarımcılar, gurme marketler, akademisyenler ve sektör temsilcileri deneyimlerini paylaştı.

Sekiz ülkeden gelen 11 dünyaca ünlü ödüllü şef, özel teknikler ve tarifleriyle Gaziantep’in ürünlerini yeniden yorumlayarak kreatif yemek sunumları gerçekleştirdi. Türk mutfağının önde gelen şeflerinden İdil Yazar, Rafet İnce, Özge Şahin, Eyüp Kemal Sevinç ve Asuman Kerkez ise geleneksel tekniklerle yeni tarifler üreterek çalışmalarını aktardı.
Mutfak Sanatları Merkezi Koordinatörü Şef Doğa Çitçi, festivalin önemine vurgu yaparak,
“Gaziantep gastronomisinin bu kadar meşhur olmasının sebebi aslında bir taraftan da ürün. Çünkü biz gastronomi şehriyiz ama gastronomi şehrini destekleyen en önemli unsur bence ürün. Biz kendimizi iyi tanıtmalı ve kendimizi iyi pazarlamalıyız. Gaziantep’in şu an dört bir tarafında etkinlikler devam ediyor. Gelenler de çok mutlu.”
dedi.

Sözen Group CEO’su Gökmen Sözen ise GastroAntep’in Türkiye gastronomisinin tanıtımındaki rolüne dikkat çekerek, “Gaziantep’in GastroAntep projesi hem Türkiye için hem de yurt dışı algısı açısından çok önemli bir değer taşıyor. GastroAntep için yıllardır yabancı şefler geliyor. Hem yabancı şeflerin buradaki tanıtımı, sosyal medyaları, Türkiye’de ve yurt dışındaki gazete ve dergilerle söyleşileri Gaziantep’i ilgi odağı olarak yarattı. Özellikle gıda ürünlerini de kullandılar. Bu nedenle bizim gıda ürünlerimiz dünyadaki birçok yere kolay adapte olabiliyor.” diye konuştu.

