Türk havacılık ve sanayisine ilham veren pilot Vecihi Hürkuş'un 1930 yılında tasarlayıp imal ettiği ilk sertifikalı Türk yapımı uçak olan "Vecihi XIV"ün replikası, düzenlenen bir törenle müze envanterine dahil edildi.
Sivrihisar Havacılık Kulübü Derneği ve Mehmet Sadullah Öztürk Hava ve Uzay Müzesi'nin işbirliğiyle Mach Teknik tarafından yeniden üretilen bu uçak, Sivrihisar Havacılık Merkezi Necati Artan Tesisleri'ndeki Hava ve Uzay Müzesi'nde gerçekleşen törenle müze koleksiyonuna katıldı.

Tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Ardından Vecihi Hürkuş'un özgeçmişi okundu ve replika uçağın yapım aşamasını konu alan bir belgesel gösterildi.
Konuşma yapan akrobasi pilotu Ali İsmet Öztürk, Vecihi Hürkuş'un Türk havacılık tarihinin ilk dönemlerinde gökyüzüne olan tutkusuyla her türlü çabayı göstererek gençliğe örnek teşkil ettiğini belirtti. Öztürk, "Vecihi XIV'ün hikayesi, bugünün gençleri için büyük bir fırsattır. Ancak bu mesajı Türk gençliğine ulaştırmak için sadece hikayeler anlatmak yeterli değil; bu hikayelerin gözle görülür, elle tutulur ve kulakla duyulur şekilde olması gerekir," şeklinde konuştu.

Öztürk'ün ardından, Vecihi Hürkuş'un yurt dışında yaşayan torunları da online olarak katılımcılara hitap etti. Hürkuş'un torunu Tül Sayım, törendeki mutluluklarının tarifsiz olduğunu ifade etti. Sayım, Hürkuş'un Türkiye'nin havacılığına katkılarının yanı sıra mücadeleci ruhu ve inancıyla da hafızalarda yer ettiğini vurgulayarak, "Onun için gökyüzü bir hedef değil, bir davaydı. 1930 yılında yaptığı Vecihi XIV uçağının üzerine 'Sevgili Kardeşlerime' yazarak Türk milletine olan inancını belirtmiştir," dedi.

Sayım'ın ardından, Ali İsmet Öztürk, replika uçağın yapımında emeği geçen Mach Teknik ekibinin çalışanlarına sertifikalarını takdim etti. Tören, Vecihi XIV replika uçağının üzerindeki örtünün alkışlar eşliğinde kaldırılmasıyla tanıtımının yapılması ve Ali İsmet Öztürk'ün torunu Pars Öztürk ile birlikte uçağa binerek alanda taksi yapmasıyla sona erdi.