Usta yazar ve kültür tarihçisi Beşir Ayvazoğlu, İstanbul Üniversitesi (İÜ) tarafından “fahri doktora” unvanına layık görüldü. Ayvazoğlu’na unvanı, İÜ Rektörlük Binası’nda düzenlenen törenle takdim edildi.
“Kültürel Hafızamızın İnşasında Emsalsiz Bir Katkı”
Törenin açılış konuşmasını yapan İÜ Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevtap Kadıoğlu, Beşir Ayvazoğlu’nun yarım asrı aşkın yazarlık hayatı boyunca kültür dünyasına kazandırdığı eserlerle dikkate değer bir boşluğu doldurduğunu vurguladı. Ayvazoğlu’nun, üniversite dışından ama akademik bir titizlikle çalışarak kaynak eserler ürettiğini belirten Kadıoğlu, “Yazdıklarıyla az bilinen pek çok konuyu ve şahsiyeti gün yüzüne çıkardı” ifadelerini kullandı.
“Ayvazoğlu, Sanatçılığını Akademik Derinlikle Buluşturdu”
İÜ Rektörü Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar ise, üniversitenin uzun yıllardır edebiyat ve kültür alanında önemli isimleri onurlandırdığını belirterek, “1952’den bu yana edebiyat alanında 21 isme fahri doktora unvanı verildi. Bugün, Türk kültürünün incelikli anlatıcısı Beşir Ayvazoğlu’nu üniversitemizde ağırlamaktan büyük onur duyuyoruz,” dedi.
Zülfikar, Ayvazoğlu’nun edebi kişilikleri bir arkeolog titizliğiyle araştırarak hazırladığı biyografilerin, Türk kültür tarihine özgün katkılar sunduğunun altını çizdi. “Onun canlı Türkçesi ve akademik disipliniyle şekillenen eserleri, hem bilim dünyasına hem de genel okuyucuya hitap etmektedir,” dedi.
Ayvazoğlu: “Yahya Kemal ve Tanpınar’la Buluşmam Büyük Bir Aydınlanmaydı”
Törende konuşan Beşir Ayvazoğlu, kendisine takdim edilen fahri doktora unvanını “şeref payesi” olarak değerlendirdi. Edebiyatla küçük yaşlardan beri iç içe olduğunu belirten Ayvazoğlu, edebiyatın zamanla sadece bir uğraş değil, bir dünya görüşüne dönüştüğünü söyledi. “Yahya Kemal ve Tanpınar sayesinde Türk sanatlarının ve kültürel derinliğin farkına vardım,” diyen Ayvazoğlu, bu etkilenmenin eserlerine yön verdiğini dile getirdi.
Yazdığı biyografi eserlerinin sıradan akademik metinlerden farklı olduğunu vurgulayan yazar, “Biyografisini kaleme aldığım isimleri, yaşadıkları dönemin şartları ve çevresiyle birlikte anlamaya çalıştım. Onların tutkularını, çatışmalarını ve alışkanlıklarını ihmal etmeden, edebi bir bütünlük içinde aktarmayı amaçladım,” diye konuştu.
Tevfik Fikret’ten Şeyh Galip’e, Mehmet Akif’ten Yahya Kemal’e…
Ayvazoğlu, ilk büyük biyografik eserinin Peyami Safa üzerine olduğunu, ardından Yahya Kemal, Şeyh Galip, Asaf Halet Çelebi, Mehmet Akif ve Tevfik Fikret gibi önemli isimler üzerine çalışmalar yaptığını ifade etti. “Tüm bu metinlerle bir edebiyat ekosistemi kurmuş olduğumu sonradan fark ettim,” dedi.
Törene Yoğun Katılım
Tören sonunda Ayvazoğlu’na “Fahri Doktora Diploması” ve İstanbul Üniversitesi Rozeti takdim edildi. Etkinliğe Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. İskender Pala, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanı Dr. Coşkun Yılmaz, sanatçılar Prof. Dr. Uğur Derman, Prof. Dr. Çiçek Derman ve yazarın eşi Handan Ayvazoğlu da katıldı. Tören, hatıra fotoğraflarının çekilmesiyle sona erdi.
Beşir Ayvazoğlu Kimdir?
1953 yılında Sivas’ın Zara ilçesinde doğan Beşir Ayvazoğlu, Bursa Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümü’nden 1975 yılında mezun oldu. Uzun yıllar öğretmenlik yapan Ayvazoğlu, TRT’de uzmanlık ve Kültür Bakanlığı danışmanlığı görevlerinde bulundu.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyeliği, Türk Edebiyatı dergisi genel yayın yönetmenliği ve birçok kültürel kurulda görev aldı. “Aşk Estetiği” adlı eseriyle 1982’de Türkiye Yazarlar Birliği tarafından, “Yahya Kemal – Eve Dönen Adam” ile 1998’de Avrasya-Bir Vakfı tarafından ödüle layık görüldü.
Yazarın çalışmaları arasında edebiyat, kültür tarihi ve biyografi alanlarında pek çok önemli eser bulunmaktadır.
