Gündem Atlas Enerji Zeytin Çekirdeği Enerjisi: Türkiye ekonomisini kaldıracak bir güç olabilir mi?

Zeytin Çekirdeği Enerjisi: Türkiye ekonomisini kaldıracak bir güç olabilir mi?

Zeytin çekirdeği, Türkiye ve Akdeniz ülkelerinde milyarlarca dolarlık enerji kaynağı haline geliyor. Biyoyakıt ve elektrik üretimiyle fosil yakıt bağımlılığını azaltan bu atık, çevresel faydalar sağlar ve kırsal istihdamı artırır. Türkiye, bu potansiyeli daha fazla değerlendirmeli.

Zeytin Çekirdeği Enerjisi: Türkiye ve Dünyada Milyarlarca Dolarlık Katma Değer

 Zeytin çekirdeği, zeytinyağı üretiminin bir yan ürünü olmaktan çıkarak yenilenebilir enerji sektöründe milyarlarca dolarlık katma değer yaratıyor. Akdeniz ülkelerinde, özellikle Türkiye, İspanya ve İtalya’da zeytin çekirdeklerinden üretilen biyoyakıt ve elektrik enerjisi, hem ekonomik hem çevresel faydalar sağlıyor.

İspanya Lider, Türkiye Yükseliyor

Dünya zeytin üretiminin %90’ını gerçekleştiren Akdeniz ülkeleri, zeytin çekirdeğini enerjiye dönüştürerek fosil yakıt bağımlılığını azaltıyor. İspanya, yıllık enerji ihtiyacının %20-25’ini zeytin çekirdeklerinden karşılıyor. Ülkedeki biyokütle santralleri, 2022 verilerine göre 1,45 milyon ton petrol eşdeğeri biyoyakıt üretti. Bu, yaklaşık 1-2 milyar dolarlık ekonomik tasarruf anlamına geliyor. Örneğin, Ence Energia’nın Puertollano santrali, 238 bin ton zeytin atığıyla 50 MW enerji üretiyor.


Türkiye’de ise zeytin çekirdeği yakıtı, özellikle Hatay ve Edremit Körfezi gibi bölgelerde popüler. 2024’te 490 bin ton zeytin üreten Türkiye, 1 ton çekirdekten yaklaşık 500 kg yakıt elde ediyor. Ton başına 700 TL’den satılan bu yakıt, yıllık 7 milyon TL’lik (yaklaşık 200 bin USD) bir pazar oluşturuyor. Uzmanlar, biyokütle tesisleriyle bu rakamın katlanabileceğini belirtiyor.

Çevresel ve Sosyal Faydalar

Zeytin çekirdeği enerjisi, düşük karbon salımıyla çevre dostu bir alternatif sunuyor. Kömüre kıyasla %40-70 daha az emisyon üreten bu yakıt, iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir rol oynuyor. Ayrıca, zeytin atıklarının değerlendirilmesi, çevresel kirliliği önlerken atık yönetim maliyetlerini azaltıyor. Filistin’deki Zeytin Jifit Projesi gibi girişimler, bu atıkları yakıt peletlerine dönüştürerek hem çevreye hem yerel ekonomiye katkı sağlıyor.
Sosyal açıdan ise zeytin çekirdeği işleme tesisleri, kırsal bölgelerde istihdam yaratıyor ve çiftçilere ek gelir sağlıyor. Türkiye’de bu tesisler, yerel kalkınmayı desteklerken hanehalklarının düşük maliyetli enerjiye erişimini kolaylaştırıyor.

Potansiyel Henüz Tam Kullanılmadı

Prof. Dr. İlhan Kocaarslan’a göre, Türkiye’de zeytin çekirdeği ve diğer organik atıklardan biyokütle enerjisi üretimi artırılabilir. İstanbul’daki Seymen Çöpgazı Tesisi gibi modeller, zeytin çekirdeğiyle entegre edilirse enerji kapasitesini katlayabilir. Akdeniz ülkelerinde zeytin atıklarının yalnızca %10’u enerjiye dönüştürülse bile, bu pazar milyarlarca dolarlık bir hacme ulaşabilir.
 

Zeytin çekirdeği enerjisi, ekonomik tasarruf, çevresel sürdürülebilirlik ve sosyal kalkınma sunarak yenilenebilir enerji sektöründe yükselen bir yıldız. 

Türkiye, bu alanda daha fazla yatırım yaparak hem enerji bağımsızlığını güçlendirebilir hem de küresel biyoyakıt pazarında söz sahibi olabilir.
 

Yorumlar
Aşağıdaki görselde işlemin sonucu kaçtır
Captcha Image
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *